Nilüfer Belediyesi’nde Edebi Kazılar Söyleşisi: Hidayet Karakuş’un Romanı

Nilüfer Belediyesi’nde Edebi Kazılar Söyleşisi: Hidayet Karakuş

Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Edebi Kazılar söyleşisine, öğretmen, yazar ve şair Hidayet Karakuş konuk oldu. Son romanı Bana Bir Resmini Yolla üzerine derinlemesine bir sohbet gerçekleştiren Karakuş, “Ben diliyle, anlatımıyla, kurgusuyla ve anlattığı gerçekliği ile bizim olan Türk romanını yazmaya çalıştım” şeklinde ifadelerde bulundu.

Nilüfer Belediyesi’nin Edebi Kazılar söyleşileri, her ay farklı bir edebiyatçıyı okurlarla buluşturarak edebiyatın zenginliğini paylaşmaya devam ediyor. Bu ay ise, öğretmen, yazar ve şair Hidayet Karakuş, edebiyatseverlerle buluştu. Moderatörlüğünü Nahit Kayabaşı’nın üstlendiği söyleşide, Karakuş’un Yunus Nadi Roman Ödülü’nü kazanan son romanı, Cumhuriyetin kuruluş yıllarında geçen ve o dönemlerin koşullarını aydınlatan Bana Bir Resmini Yolla kitabı üzerine detaylı bir tartışma yapıldı. Akkılıç Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen etkinliğe, birçok edebiyatsever yoğun ilgi gösterdi.

Söyleşide romanın çıkış noktasını ve yazma sürecini paylaşan Hidayet Karakuş, “Bu romanı 20-25 yıldır düşünüyorum. Yazma süreci ise 2 yılı geçti. Babam, askerliğini 1931 yılında Diyarbakır’da tamamlamış. O dönemden sonra, askerden arkadaşı İskilipli İsmail Kartal Amca ile tam 58 yıl boyunca birbirlerini görmeden mektuplaştılar. Bu mektuplaşmalar beni çok etkilemişti. Ancak ben, onların mektuplarından yola çıkarak, o yıllarda Cumhuriyet devrimlerinin köylere ve kasabalara nasıl yansıdığını anlatmak istedim” dedi.

Karakuş, romandaki mektupların tamamen kendi kurgusu olduğunu belirterek, yalnızca dil ve anlatım açısından o dönemi yansıtmaya çalıştığını vurguladı.

“Cumhuriyete Borçluyuz”

1931-1938 yıllarını kapsayan romanının yazımında Cumhuriyet tarihini çok iyi bilmenin önemine dikkat çeken Karakuş, “Cumhuriyetin devrimlerini, Türkiye’ye getirdiği yenilikleri ve insanımıza sağladığı olanakları gözler önüne sermek gerekiyordu. Bugün yaşadığımız koşulları, kim nerede nasıl yaşıyorsa yaşasın Cumhuriyete borçludur. Bunu da romanda anlatmaya çalıştım” ifadelerini kullandı.

“Bizim Romanımızı Yazdım”

Roman yazım tekniği hakkında da görüşlerini paylaşan Hidayet Karakuş, “Biz romanı Batıdan aldık. Özellikle Tanzimat sonrası romanlar, Batıdan aldığımız klasik roman yapısı içindedir. Ancak yazdıkları konular ve anlattıkları insanlar, bizim insanlarımızdır. Ben diliyle, anlatımıyla, kurgusuyla ve anlattığı gerçekliği ile bizim olan Türk romanını yazmaya çalıştım. Örneğin, Yaşar Kemal’in eserlerinde de bu farklılığı görmek mümkündür. Ortaya koyduğu romanların, Batıdan ayrılan farklı bir yanı vardır. Ben de bizim romanımızı yazmak istedim” dedi.

Söyleşi sonunda katılımcılardan gelen soruları yanıtlayan Hidayet Karakuş, okuyucuları için kitaplarını da imzaladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir