Ege Denizindeki Deprem Fırtınası ve Santorini Yanardağı
Ege Denizinde son zamanlarda meydana gelen deprem fırtınası, Yunanistan’a bağlı Santorini Adası’ndaki yanardağ ile ilgili çeşitli soru işaretlerini beraberinde getirmiştir. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Fiziki Coğrafya Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş ve Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Nezih Aytaçlar, bu konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundular.
Doç. Dr. Mehmet Nezih Aytaçlar, Santorini’nin büyük yanardağ patlamasının yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya için önemli etkileri olabileceğini vurguladı. Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş ise büyük depremler ve volkanik patlamaların meydana getirebileceği sonuçlara dikkat çekti.
“İzmir’de Tsunami İzleri ve Santorini’nin Kalıntıları”
Doç. Dr. Mehmet Nezih Aytaçlar, Santorini yanardağı patlamasının Türkiye için iki büyük tehlike taşıdığını ifade etti: “Santorini’nin büyük yanardağ patlaması, kabaca M.Ö. 1600’de, yani günümüzden yaklaşık 3650 yıl önce gerçekleşmiştir. Bu olay sonucunda ada, yuvarlak bir yapıya sahipken dörtte üçü yok olmuş ve geriye günümüzdeki C şeklindeki yapı kalmıştır. Bu patlama ile birlikte bir dizi tsunami meydana geldiğini biliyoruz. Bizim tespit edebildiğimiz bir tsunami izi ise Çeşme’deki Bağlararası Höyüğü’nde bulunmuştur. İzmir Urla sahilinin güneyindeki kıyılarda bu tsunaminin etkilerinin olduğunu tahmin ediyoruz. M.Ö. 1600’lerdeki patlamaya benzer bir patlama olursa, bir diğer ciddi tehlike iklimsel kriz olacaktır. Bu tür bir patlama, önemli iklim değişikliklerine yol açabilir ve bu durum yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya için tehlike arz eder.”
Şiddetli volkanik patlamalar esnasında, özellikle büyük kül çıkışı olan volkanik aktivitelerin, atmosfere yayılan volkanik küllerin geniş bir coğrafyayı etkileyebilecek şekilde uzun yıllar boyunca atmosferde kalabileceğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Aylin Karadaş, “Santorini volkanının geçmişte böylesi bir patlama gerçekleştirdiğini biliyoruz. Ege kıyılarında yaptığımız sondaj çalışmalarında birçok alüvyal sediman arasında Santorini’nin eski patlamalarına ait küpler bulduk. Günümüzde olası bir patlamanın, depremler veya tsunamiler gibi doğrudan etkileri olabileceği gibi, dolaylı olarak iklim koşullarını değiştirebileceğini ve geçmişte olduğu gibi büyük kıtlıklara sebep olabileceğini öngörmeliyiz.” şeklinde konuştu. “Şu anda Santorini’de bazı aktiviteler gözlemleniyor, ancak bu hareketler henüz derinlikte. Magmanın yaklaşık 5 kilometre derinlikte etkinlik gösterdiğini unutmamalıyız; ciddi bir volkanik patlama için magmanın yüzeye çıkması gerekmektedir.”
“Ege Kıyıları Tehlikede mi?”
Olası bir tsunami felaketi için tehlike arz eden bölgeleri değerlendiren Doç. Dr. Aytaçlar, “Tsunami tehlikesi İzmir merkez için yok. Tsunaminin, tüm Karaburun Yarımadası’nı dolaşarak İzmir’e ulaşma ihtimali oldukça düşüktür. Ancak, İzmir’in Seferihisar ve Gümüldür kıyıları için bir tehlike söz konusudur. Santorini tekrar patlarsa, Aydın, Muğla ve çevresindeki kıyı şeridi için tsunami riski bulunmaktadır.” dedi.
Doç. Dr. Aylin Karadaş, “Dünyada volkanların faaliyetleri birbirinden farklılık göstermektedir. Bazı dönemlerde volkanlar atmosfere yoğun miktarda kül bırakır. Volkanik patlama sırasında atmosfere yayılan bu küller uzun bir süre boyunca havada asılı kalabilir. Bu dönemde, güneş ışınları yeryüzüne kolayca ulaşamaz ve bu durum, o bölgedeki iklimin soğumasına neden olabilir.” açıklamasında bulundu.
Santorini’de gerçekleşecek büyük bir patlamanın sonuçlarının yalnızca Türkiye’yi değil, tüm dünyayı etkileyeceğini belirten Doç. Dr. Aytaçlar, “M.Ö. 1600’lerde meydana gelen eski patlamada kutuplardaki buzullaşmalar artıyordu. Santorini patladığında, bu buzullaşmalar daha da artacaktır. Hatta Kanada’daki sekoya ağaçlarının halkaları daralıyor; bu da o ağaçların birkaç yıl boyunca düzenli güneş ışığı alamadıkları anlamına geliyor. Patlama sırasında açığa çıkan sülfürler, yağmurla birlikte sülfürik asit olarak yeryüzüne iniyor ve bu durum tarımı olumsuz etkiliyor. Elbette, bu patlamanın boyutu ve etkileri diğerlerine kıyasla daha büyük ve kapsamlı olacaktır.” diye sözlerine son verdi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı