UiPath 2025 Yapay Zekâ ve Otomasyon Trendleri Raporu

UiPath’ten 2025 Yapay Zekâ ve Otomasyon Trendleri Raporu

Lider otomasyon ve yapay zekâ yazılım şirketi UiPath, Inc. (NYSE: PATH), 2025 Yapay Zekâ ve Otomasyon Trendleri Raporu’nu yayınladı. Bu rapor, 2025 yılında iş dünyasında öne çıkacak teknoloji trendlerine dair önemli öngörüler sunmakta ve UiPath’in geniş kapsamlı pazar analizleri ile dünya çapında 10.000’den fazla şirketle yaptığı araştırmalara dayanmaktadır.

Raporda, karmaşık iş akışlarını bağımsız bir şekilde anlayabilen, planlayabilen ve yürütebilen “yapay zekâ ajanlarının” hızlı gelişimi üzerinde duruluyor. Agent tabanlı yapay zekâ, minimum gözetim ile karmaşık süreçlerin otomatikleştirilmesine olanak tanıyarak üretkenliği artırıyor ve sektörel bazda yeni otomasyon çözümleri için önemli fırsatlar sunuyor. Bu bağlamda, en az bir sürecin agent otomasyonuna tabi tutulması önerilmektedir. Agentic yapay zekâ alanındaki öncü yaklaşımlara dâhil olmak veya bu alandaki gelişmeleri yakından takip etmek, inovatif çıktılar elde edilmesi açısından kritik bir önem taşımaktadır.

Rapora ilişkin değerlendirmelerde bulunan UiPath Türkiye, Yunanistan, Orta Asya ve Kafkasya Bölge Başkan Yardımcısı Tuğrul Cora, “Yapay zekâ, artık sadece bir trend olmaktan çıkmış durumda. 2025 yılı, agent tabanlı otomasyonun birçok sektörde vazgeçilmez bir iş aracı olarak kendini kanıtlayacağı bir yıl olacak. Türkiye Yapay Zekâ Politikaları Derneği’nin (AIPA) hazırladığı ‘Gelecek Araştırması: İş Dünyasında Yapay Zekâ Algısı-3’ raporuna göre, 2023 yılında işletmelerin yalnızca yüzde 17,5’i yapay zekâyı aktif olarak kullandı. Bu oran, 2021’de yüzde 14,5 ve 2022’de yüzde 15,2 seviyesindeydi. 2024 yılı itibarıyla devam eden bu dönüşümün, Agentic Yapay Zekâ’nın yükselişiyle birlikte daha da hızlanmasını bekliyoruz. UiPath olarak, dünya genelinde 10 binden fazla şirketle yürüttüğümüz çalışmalar ve kapsamlı pazar analizlerimizle hazırladığımız 2025 Yapay Zekâ ve Otomasyon Trendleri Raporu, teknoloji yatırımcıları ve dijital dönüşüm liderleri için yapay zekâ ajandasına dair detaylı öngörüler sunmaktadır.” dedi.

Öne Çıkan Trendler ve Öneriler

  • İnsanlar, RPA Robotları ve Agentic AI Uyum İçinde Çalışmalı

    Agent tabanlı yapay zekânın gelişimi ile orkestrasyonun önemi giderek artmaktadır. Agentic yapay zekânın tam potansiyelinden faydalanabilmek için, insanların ve robotların ajanlarla uyum içinde çalışmasını sağlayacak dinamik bir altyapıya ihtiyaç vardır. Ayrıca, bu altyapının; ajanların oluşturulması, devreye alınması ve faaliyetlerinin şeffaflık ve uyumluluk ilkelerine uygun bir şekilde izlenmesini mümkün kılacak şekilde tasarlanması gerekmektedir. Bu doğrultuda, agentic yapay zekâ ortamının tanıtımı ve ölçeklendirilmesi için bir plan hazırlanmalı ve insan gözetiminin gerekliliği göz önünde bulundurulmalıdır.

  • Yapay Zekânın İş Dünyasındaki Stratejik Dönüşümü

    2025 yılında yaşanacak değişimler yalnızca yapay zekânın arkasındaki teknolojiyi değil, aynı zamanda yapay zekânın iş dünyasında nasıl kullanılacağını da etkileyecektir. Kuruluşların, teknoloji borçlarını ve yapay zekâ uygulamalarındaki strateji eksikliklerini yeniden değerlendirmesi gerekecektir. Yapay zekâ, iş dünyasında büyük beklentilerle yapılan yatırımların merkezinde yer alırken, birçok yönetici, milyonlarca dolarlık harcamaların beklenen sonuçları vermemesi nedeniyle hayal kırıklığı yaşamaktadır. Şirketlerin, yapay zekânın üretkenlik, maliyet tasarrufu ve gelir artışı gibi temel iş sonuçlarına etkisini izlemek ve ölçmek için kapsamlı prosedürler geliştirmesi zorunludur. Bu süreçte iş teknolojisi sağlayıcılarının rolü giderek daha önemli hale gelmektedir.

  • “Copilot” Araçları Yaygınlaşacak

    Günümüzde en yaygın yapay zekâ kullanımlarından biri, çalışanlara ofis görevlerinde yardımcı olan “copilot” araçlarıdır. Microsoft, GitHub ve Google gibi büyük teknoloji şirketleri tarafından geliştirilen bu araçlar, iş süreçlerinde önemli verimlilik artışları sağlamaktadır. Örneğin, UiPath’in geliştirdiği Autopilot for Developers, otomasyon geliştirme süresini yüzde 75 oranında azaltarak bu alanda fark yaratmaktadır. Bu nedenle, şirketlerin yapay zekâ yatırım getirisi ölçüm araçlarına ve stratejilerine odaklanmaları, teknoloji kullanımını detaylı bir şekilde analiz etmeleri ve copilot gibi entegre araçların kullanımına yönelik eğitim programlarına ağırlık vermeleri büyük önem taşımaktadır.

  • BT Operasyonları için Geliştirilen Yapay Zekâ Araçları Teknoloji Açığını Kapatabilir

    Teknik departman yöneticileri, operasyonları kolaylaştırmak, rutin görevleri otomatikleştirmek ve sistem güvenilirliğini artırmak amacıyla AIOps (BT Operasyonları için Yapay Zekâ) araçlarına yönelmektedir. Kuruluşların giderek daha karmaşık dijital altyapılara bağımlı hale gelmesi, inovasyonu yavaşlatan veya operasyon maliyetlerini artıran verimsiz süreçleri ve eski sistemlerden kaynaklanan teknolojik yükümlülükleri gündeme getirmektedir. Bu noktada, AIOps yatırımları, teknoloji ekosistemlerinin daha etkin bir şekilde yönetilmesi için kritik bir çözüm sunmaktadır. AIOps araçları, kısa ve uzun vadeli teknolojik yetersizlikleri azaltarak hem inovasyonu desteklemekte hem de inovasyona ayrılacak kaynakları artırmaktadır.

  • Yapay Zekâ Regülasyonlarında Yeni Bir Dönem Başlıyor

    Küresel yasa koyucular, yapay zekânın hızla artan potansiyelini kontrol altına almak için yoğun çaba sarf etmektedir. Avrupa Birliği tarafından uygulamaya konulan Yapay Zekâ Yasası, yapay zekâ ile ilgili ilk cezai yaptırımların doğabileceği bir dönüm noktası olarak öne çıkmaktadır. AB, teknolojiye yönelik giderek daha kısıtlayıcı regülasyonların hayata geçirilmesinde liderlik rolü üstlenmektedir. Bu durum, yapay zekâ yatırımlarını AB içinde caydırarak büyümeyi yavaşlatabilir; ancak aynı zamanda ABD, İngiltere ve Asya-Pasifik bölgeleri için de bir model oluşturma potansiyeline sahiptir. Şirketlerin yapay zekâ kullanımına yönelik güvenli ve uyumlu bir yaklaşım benimsemeleri kritik bir önem taşımaktadır. Güçlü veri yönetimi uygulamaları ve uygun güvenlik önlemleri, bu sürecin temel yapı taşları arasında yer alırken; yapay zekâ algoritmalarının şeffaflığı ve anlaşılabilirliği öncelikli hale gelmektedir. Yapay zekâ ile ilgili alınan kararlar için net hesap verebilirlik yapılarının oluşturulması, hem yasal uyumluluk hem de kurumsal itibar açısından büyük önem taşımaktadır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir