Ege Üniversitesi Tohum Teknolojisi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TOTEM) Hakkında Bilgiler

Ege Üniversitesi Tohum Teknolojisi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TOTEM)

Ege Üniversitesi (EÜ) Tohum Teknolojisi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TOTEM), tohum bilimi ve teknolojisi alanında nitelikli araştırmalara ve akredite analiz hizmetlerine devam etmektedir. Türkiye’nin ilk tohum araştırma merkezi olarak öne çıkan EGE TOTEM, Uluslararası Tohum Test Analiz Merkezinin (ISTA) beş üyesinden biri konumundadır.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Tohum, yaşam zincirinin önemli bir halkası olarak milli bir güvenlik meselesidir. Tohum, hem biyolojik anlamda hem de gıda güvenliği açısından stratejik bir unsurdur. Uluslararası Tohum Test Analiz Merkezimiz, son üç yılda önemli başarılara imza atarak, uluslararası alanda akredite ve İSKA üyesi bir laboratuvar olarak dünya genelinde bu alanda ilk yedi üniversite arasında yer almayı başarmıştır. Avrupa, Orta Doğu ve Balkanlar’da tohumculuk anlamında en üst referans merkezi konumundayız. Avrupa’daki firmaların tohumlarını Ege Üniversitesi’nde test ediyoruz” şeklinde konuştu.

Merkez Müdürü Prof. Dr. İsmail Can Paylan’ın Açıklamaları

EÜ Tohum Teknolojisi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. İsmail Can Paylan, “EGE TOTEM, yapılan test analizlerinin çeşitliliği açısından, ülkemizin tek ve en gelişmiş tohum araştırma merkezi olma özelliğini korumaktadır. TOTEM, uluslararası akreditasyona sahip bir merkezdir. Merkezimiz, Uluslararası Tohum Test Analiz Merkezinin (ISTA) beş üyesinden biridir. Tohum, bizim her şeyimiz, geleceğimiz ve kültürel mirasımızdır. Özellikle küresel ısınma ve salgın hastalıklar sonrası gıdanın önemi giderek artmaktadır. Mevcut tarım alanlarından daha fazla verim almayı hedeflemeliyiz. Türkiye, iklim olarak tarıma elverişli topraklara sahiptir. Yerli ve çok uluslu şirketler, ülkemizde üretim yapmaktadırlar. Ayrıca, pek çok tohumun anavatanı Türkiye’dir. Bir tohumun atalık olduğunu bilmek için, atalarımızın tarihine kadar uzanmalıyız. Örneğin, günümüzde domatessiz yemek yapmıyoruz, ancak domates ülkemize 20. yüzyılın başlarında gelmiştir. Buna karşın, buğday 8 bin yıldır bu topraklarda yetişmektedir. Türkiye, buğdayın anavatanıdır. Bu tohumları kaybetmememiz ve korumamız çok önemlidir; çünkü onları çocuklarımıza miras bırakacağız. Hem atalık tohumların korunması hem de ticari tohum üretimine devam edilmesi gerekmektedir.” dedi.

Hibrit Tohumlar Üzerine Tartışmalar

“Tehlikeli Olan Hibrit Tohum Değil” EGE TOTEM Teknik Müdürü Mühendis Dr. Adem Gökçöl, “Son zamanlarda insanlar hibrit tohum konusunda tedirgin davranıyorlar. Tehlikeli olan hibrit tohum değil, genetiği değiştirilmiş organizmalardır. Genetiği değiştirilmiş organizmalar, tarım ilacı kullanımını azaltmak amacıyla ortaya çıkmış olsa da, insan sağlığına zarar verme potansiyeli taşımaktadır ve geleceği belirsiz bir durumdur. Glüten, insan doğasına uygun bir bileşen değildir. Ata tohumumuz olan buğdayda eser miktarda glüten bulunurken, verimi artırmak amacıyla ticari tohumlarla üretilen buğdaylı ürünlerde glüten oranı yükselmektedir.” şeklinde belirtti.

Atalık Tohumların Korunması ve Projeler

Dr. Adem Gökçöl, merkezin projelerini şöyle açıkladı: “TÜBİTAK 1004 – Mükemmeliyet Merkezi Destek Programı ve Tarım Bakanlığı destekli, dört yıl sürecek projemiz başladı. Bu proje ile yerli-milli tohum gen kaynaklarımızın korunmasına yönelik bir depo oluşumunu amaçlıyoruz. Norveç Kıyamet Ambarı’na benzer bir depo inşa edeceğiz. Tüm Türkiye’den tohumlar toplayarak bu tohumların DNA analizlerini gerçekleştirecek ve yerli oluşlarını kanıtlayarak kaydedeceğiz. Amacımız, bu tohumları kontrollü koşullar altında korumak ve saklamak olacak. Böylece doğru atalık tohumların çoğaltılmasına katkı sağlayacağız. EÜ olarak, TÜBİTAK destekli Türkiye Tarımsal Üretiminde Küresel İklim Değişikliğine Uyumlu Sürdürülebilir Tarım Teknolojileri Platformuna (S-ATP) üye olan yaklaşık 20 kurumdan biriyiz.” dedi.

Dr. Adem Gökçöl ayrıca, “Ülkedeki tüm tohum analizlerini biz yapıyoruz ve bu konudaki mahkemelerde bilir kişi kurumu olarak görev yapıyoruz. Tohumlarımız şu an analiz aşamasındadır; ancak başladığımız proje tamamlandığında tüm vatandaşlara açık bir tohum koleksiyonumuz olacak.” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir